“Ne öğreniyorum acaba?”

Bütün hayatım boyunca kendime en çok sorduğum soru budur herhalde.

Özellikle de acı çektiğim zamanlarda…

Genellikle olay anında bu soruya cevap alamıyor insan. Olayın üzerinden belki birkaç ay geçtiğinde biraz birşeyler gelebiliyor aklına. Yorum yapabiliyor biraz biraz. Ama bunun da bir kuralı yok. Yani bir olayın sana öğrettiği dersi şu kadar zaman sonra anlayabilirsin diye bir kural yok. Bazen bir ömür bile yetmeyebilir. Bazen de o anda alacağını alıp geçer gidersin.

Ben çok takıyorum. Neydi, niye oldu, ne sonuçları olacak… Bu da bana zarar veriyor. Akışına bırakmak lazım. Son yaşadığım olayın üzerinden bir ay kadar geçti hayat devam ediyor beni bekleyen diğer işlere yoğunlaştım. Gören de hiçbir şey yaşamamış zanneder… Ama öyle değil…

Şimdilik tek farkettiğim şu oldu: Her an herşeyi kaybedebilirim ruh halindeyim. Haberlerdeki aile-çocuk dramlarını gösterirler ya..gözlerim dolarak seğrediyorum artık.. o dramın içine giriyorum.. mesela geçenlerde 8 aylık hamile bir kadını sokak ortasında tabancayla öldürdüler..mesela 15aylık bir çocuk yataktan düşüp kafa travması geçirmiş… eskiden bu tür şeylere hiç umarsız davranırdım. Pollyanna’nın hayatın gerçekleriyle tanışması dramını mı yaşıyorum acaba 🙂

Hayat böyle, her an herşey elinden kayıp gidebilir, en değer verdiklerin bile. Bu bir gerçek. O zaman herşeyin ucundan tutarak mı yaşayacağız diyorum hayır öyle olmamalı. Yani hiçbir şeye bağlanmayalım. Yaşama sevinci denen şey de kalmayacak o zaman. Niye doğduk o zaman?? Birşeyi tutkuyla benimsemezsen yaşamanın ne anlamı var?

Önerilen makaleler

Bir cevap yazın