Bir zaman önce, bize acı veren hisleri hissetmemek için çeşitli yöntemler bulmuş olabilir miyiz?

Onları hissetmemek için -gerçekten- yaşamaktan vazgeçmiş olabilir miyiz?

Bize acı veren hislerden kaçmamız bize mutluluk veren hisleri de uzaklaştırıyor olabilir mi?

Hissizlik eşittir mutsuzluk olabilir mi?

Bir iki haftadır bu hissizlik dediğim şeyin, ta içimde bir yerlerde kıpırdanmaya başladığını hissediyorum. Sanki içimde kilitlenmiş bir kutu var, almışım elime bir çekiç o kiliti kırmaya çalışıyorum…İçerde ne varsa harekete geçmiş gibi..

Hissetmeme yarayan hangi duyumlarım varsa onlara kendimi bir açayım dedim bakayım ne oluyor? Görmeyi, duymayı, koklamayı, tat almayı, dokunmayı gerçekten yapmaya karar verdim. Gerçekten hissetmeye karar verdim. Duyumlarımı kullanarak kendimi hissetmeye açmaya..

Ve bütün bunları güzellikler üzerinden hissetmeye çalışıyorum. Yani etrafımda olan biten güzel şeylere duyumlarımı açıyorum. Çiçek açmış bir kaktüse, evdeki beyaz çiçeklerin içindeki minik portakal rengi tohumlara bakıyorum.. Gökyüzündeki bulutlara odaklanıyorum. Gözlerimin takıldığı güzellikleri gerçekten görmek için kendime izin veriyorum. Muhteşem bir gün batımını tam da içindeymiş gibi hissederek izliyorum. Odamda güneşin vurduğu çam ağacımdaki değişik renk tonlarını seyrediyorum. Bir şeyi yerken damağımda hissettirdiği güzel tatlara odaklanıyorum. İlk defa tadıyormuş gibi sanki…

O kilitli kutunun içinde hangi duygular var, hangi hissetmek istemediğim duygular var acaba? Bilmiyorum ama şunu biliyorum ki,

Bu güzel hisleri tam olarak hissetmek benim o kutuyla aramda bir köprü oluşturuyor. Duyumlara izin vermek derinlerde bir şeyleri görebilmek için bir köprü vazifesi görüyor sanki..

Bugün oğlumun elini elime aldım ve tenini hissettim. O gerçek his, beni aldı başka hislere bağladı.. adını koyamadığım başka hislere.. o başka hisler de beni ağlattı..

Kiliti açabilme gücünü kazandığın zaman o kilit açılıyor.. o gücü de kazanabilmem için mutluluk hissimi çoğaltmam gerekiyor.. sonra benim muhteşem bedenimdeki muhteşem sistemim bunu kendiliğinden yapıyor, bu işin en tatlı tarafı bu..

Sabahki ağlamam yaşamaya izin vermediğim tarafımla ilgiliydi belki ve buna şimdi buna izin verebildiğim için çok mutlu oldum.

Kendime not: Seviliyorsun…

Önerilen makaleler

Bir cevap yazın